12 Kasım 2016 Cumartesi

şiir

elbette
tüm yaşanılanlar şiir,
gerçek hayatta
olmaz böyle,
bir takım
hüzünlü,
şeyler
ve daha da
şiir olunabilirdi
kalem
tükenmeseydi

devlet

aynası kirli,
hükümeti düşmüş bir devlet büyüğü
sakallı,
mütemadiyen,

karga

gökyüzü mahkumu bir karga,
yüzyıllık yalnızlık,
içinden,
keşke bir fil olsaydım da
bir su kenarında sıcak yaz günlerinde
hortumumla ıslanıp serinleseydim
der,
kafesine mahkum,
ziyaretçilerini
bekliyor,
kabuklu yiyecekle de olsa
geliniz

Erciyes

Erciyes,
beni sever,
çünkü Erciyes'e kar,
ben üşüdüğümde yağar
ve sen olsan olsan
Erciyes olursun,
bu şehirde

atkı

karşında bir ağaç gibi dimdik duruyorum,
bilirsin,
bu mevsim yapraklarımı ayaklarına seriyorum,
kimsenin okumaya cesaret edemediği kitapları sana okuyor,
sabah öğle akşam şiirini eksik etmiyorum,
ceketimi taşıyamadıkları için
bütün kapılarım harap,
ceketim hep elimde,
ve inanıyorum ki
bir elime seni
bir elime ceketimi verseler
aşağı yukarı böyle bir hayattan daha iyisi,
olurdu,
atkı ile boğmak istiyorum kendimi,
annemin patlıcanları gibi
kendimi ipe dizmek istiyorum,
kaç taneyim,
saymadım,
bilirim seversin patlıcanı,
oysa ben bir patlıcan bile olamıyorum,
perdeler çekiliyor dünyaya
günler delip geçiyor sırayla,
ben ise bir köşeden fotosentezle,
seni izliyorum,

ateş

sana ateş olanı söndürürsen
ısınamazsın

aslan

aslan bile yıkılır kederden,
hani şu ormanın kralı dedikleri
aslan bile,